Latest Posts

Güzel yaş alabilmek, öncelikle sağlığınıza dikkat etmek, doğru beslenmek, kaliteli uyku, düzenli spor ve stres yönetiminden geçiyor. Peki cildinizin yıllara meydan okuyabilmesi ve daha da güzelleşerek yaş alabilmenizin formülü nedir? Şunu belirtmeliyiz ki; ışıl ışıl parıldayan, sağlıklı bir cilt için, önce beden ve ruh sağlığınıza dikkat etmelisiniz. Eğer sağlıksız besleniyor, uyku düzeninize dikkat etmiyor, az hareket ediyor ya da stresli bir hayatınız varsa, cildinizin sağlıklı olmasını da beklememelisiniz. Bu nedenle, saydığımız bu etkenlere özen göstermelisiniz. İşte cildinizin yaşlanırken güzel ve sağlıklı görünebilmesi için 5 altın kural…

Cildinizi derinlemesine nemlendirin

Hücre yenilenmesi ve onarımı yaşlanma ile birlikte yavaşlar ve azalır. Yaşlanma belirtileri de bu nedenle ortaya çıkar. Bu süreci, insan vücudunda doğal olarak bulunan, ‘hyalüronik asidin’ azalması da tetikler. Hyalüronik asit, cildin ve dokuların yağlanmasına, nemli kalmasına yardımcı olan bir madde ve aynı zamanda bir nemlendiricidir. Bu nedenle, ciltte hyalüronik asidin azalması, cildin kurumasına ve gerekli nemin azalmasına neden olur. Dolayısı ile cildinizi hyalüronik asit içeren ürünler ile beslemeli, zaman içerisinde cildinizin kaybettiği nemi geri kazandırmalısınız. Böylelikle, cildinizin elastikiyetini artar, cildinizdeki kırışıklık oluşumu engellenir ve cildiniz onarılır.

Güneşin zararlı ışınlarından korunun

Cildinizi asla doğrudan güneşe maruz bırakmamalısınız.Aksi halde, DNA’larınız hasar görebilir. Aynı zamanda, cildiniz üzerindeki ‘kolajen dokuları’ azalır, cildinizde kırışıklıklar artar ve kuruluğa neden olur. Yaşlanma etkilerinin önüne geçebilmek için, günlük rutininize mutlaka en az SPF 30 içeren bir güneş koruyucu eklemelisiniz. Öte yandan, yalnızca yazın değil, kış aylarında da güneş koruyucu kullanmalısınız. Düzenli güneş koruyucu kullanmanız, cildinizdeki kırışıklıkları ve cildinizde oluşabilecek lekelerin oluşumunu da engeller.

Cildinizi içten besleyin

Yazımızın başında bahsettiğimiz gibi, sağlıklı bir cildin ilk kuralı, sağlıklı beslenme ve sağlıklı bir hayat tarzından geçiyor. Bu nedenle cildinizi içeriden beslemelisiniz. Öncelikle, günlük en az iki litre su içmelisiniz. Çünkü sağlıklı, ışıltılı ve esnek bir cilt için olmazsa olmaz kural, vücutta yeterli kadar suyun olmasıdır. Günlük yeterli miktarda su tükettiğiniz zaman, zaman içerisinde kırışıklıklarınızın ve mimik çizgilerinizin oluşumunun azaldığını görebilirsiniz. Güzel yaşlanabilmenizin en önemli kurallarından biri de sağlıklı beslenmek. Bunun yanı sıra, vücudunuzda yaş almanız ile zaman içerisinde azalan kolajen dokusunu, besin takviyeleri ile desteklemelisiniz. Bu, cilt elastikiyetiniz için de hayati önem taşıyor.

Doğal bitki özlerinden yararlanın

Yaşlanmanın etkilerini silmek ve cilt üzerindeki güçlü etkileri nedeniyle, bitkilerin ve doğal yağların gücünden yüzyıllardır yararlanılıyor. Bunun için içeriğini iyice araştırmadığınız, cildinize yan etkileri olabilecek ve doğal içeriklerden uzak cilt bakım ürünlerini kesinlikle kullanmamalısınız. Örneğin, yaş ile birlikte ortaya çıkan kırışıklık oluşumunu engelleyen, ince çizgilerin oluşumunu azaltan, hücre yenileme özelliği ile bilinen ‘ölmez otu’ ya da cilt elastikiyetini korumakta güçlü bir silah olan ‘kuşburnu çekirdeği’ gibi doğal içeriklerin olduğu yağları ve ürünleri cilt bakımınıza dahil edebilirsiniz.

Yüz yogası ile tanışın

Güzel yaş almak istiyorsanız, cildinizin sıkılığı da çok önemli. Bunun için yüz yogası ile tanışmanızı öneriyoruz. Yüz kontürünüzü sıkılaştırmak, kırışıklık ve sarkmalarınızın önüne geçmek için günde kendinize 15 dakika ayırmanız yeterli. Düzenli yüz yogası, yaşlanma etkilerinin en çok görüldüğü boyun ve dekolte bölgelerinizi toparlamaya da yardımcı olacak. Eğer daha önce yüz yogası yapmadıysanız, çevrimiçi yoga eğitimlerinden ya da bir yoga merkezinden destek alabilirsiniz.

Çoğumuzun güzellik konusunda bir mükemmellik modeli var ve bu modeller arasında Rihanna’nın burnu ya da Kendall Jenner’ın göğüsleri ilk sırada yer almakta.

Bıçak altına yatmak yeni bir şey değil elbette, sürekli değişen şey ise ne istediğimize ilham veren ünlü isimlerin bu konudaki eğilimleri.

On yıl önce, Jennifer Lopez’in plastik cerrahi endüstrisine yön veren poposu gibi. Peki son yıllarda bu eğilim nasıl değişti?

Günümüzde plastik cerrahi endüstrisini şekillendiren ünlülere göz atmaya ne dersiniz?

Meghan Markle | Burnu ve Çilleri

Özellikle de Prens Harry ile gerçekleşen evliliğinden sonra Markle burnu için yüksek bir talep artışı kayıtlara çoktan geçmiş.

Markle’ın burnundaki popülaritesinin arkasında; yan açıdan görülebilen ve onun doğallığını daha da vurgulayan küçük kambur yatmakta.

Benzer şekilde, Markle’nin çilleri de ilham verici kozmetik trendleri arasına girdi bile.

Ancak çilleri kopyalamak için bıçak altına gitmeniz gerekmeyecek. Dövme sanatçıları bu gibi talepleri yerine getirmekte.

Emily Ratajkowski | Göbek Deliği

Bu eğilimi 2000’li yıllarda Britney Spears yükselttikten sonra sıra Emily Ratajkowski’ye geçti.

Vücudu oval, dikey yönelimli göbek deliğiyle bilinen Ratajkowski, vücudunun daha uzun ve zayıf görünmesini sağlayacak bir detaya sahip.

Rihanna | Burnu

Meghan Markle’ın burnunun rakibi Rihanna.

Hatta listenin ilk sırasındaki isim de diyebiliriz. Sonrasında Markle ve Justin Bieber gelmekte.

Onun burnunun düzlüğü, ucunun hafifçe eğilmesi ve yüzüne yakın olduğu gerçeği, insanları bıçak altına yatmasına iten sebeplerden.

Miranda Kerr | Gamzeler

Miranda Kerr’den ve Harry Styles gibi ünlülerden esinlenilerek istenilen çene hizasındaki gamzeler için de estetik müdahaleler yapılıyor.

Bella Hadid | Bacakları

Geçtğimiz yıllarda, Bella Hadid’in bacakları Plastik Cerrahi trendini yönlendirenlerden olmuştu.

Taylor Swift, Karlie Kloss, Jennifer Lopez ve Cameron Diaz’?n bacaklarını isteyen kişilerin listesine Bella Hadid de eklendi.

Melania Trump

Estetik cerrahlarına gelen talepler sonucu genel olarak Melania Trump’ın belirli bir vücut parçasından daha çok ona benzer yeni bir vücuda sahip olmak istiyorlar.

Onlarca koku deneyip hatırı sayılır bir bütçeyle satın aldığınız parfümün henüz kahve molanıza çıkmadan uçup gitmesinin oldukça can sıkıcı olduğunu biliyoruz. Bununla birlikte, parfüm şişenizi her an yanınızda taşıyamamanız veya tazeleme işini abartıp fazla yoğun bir kokuyla dolaşmak istememeniz oldukça doğal.

Favori parfümünüzü gün boyu üzerinizde taşıyabilmeniz için size birkaç tüyo ile geldik!

Nemlendirici ve vazelin kullanın

Son dönemde, kokuyu daha kalıcı hale getirmek için en popüler yöntemin nemlendirici ve vazelin kullanımı olduğunu söylemek mümkün. Cildiniz kuru olduğunda koku, cilt yüzeyi ve gözenekler tarafından emildiği için nemli bir cilt parfümünüzün kalıcılığını her zaman için destekleyecektir. Parfümün buharlaşmasını yavaşlatarak kokuyu cildinize adeta yapıştıran vazelin de bu konuda size iyi bir arkadaş olacak. 

Daha ağır notalar tercih edin

Kışın kullandığınız kokunun yaz parfümünüze göre daha kalıcı olduğunu fark etmiş olmalısınız. Yazın çok daha fazla terlememiz de bunun bir sebebi olduğu gibi, parfüm notalarının da etkisi büyük. Ağır, odunsu, amberli kokular daha hafif ve çiçeksi kokulara göre daha uzun süre dayanma gücüne sahip. 

EDT vs. EDP

“Eau de toilette” ve “eau de parfume” arasında keskin çizgileri olan bir ayrım olmasa da EDP daha konsantre ve yağ bazlı olduğundan, su veya alkolle seyreltilmiş EDT’ye göre cildinizde daha uzun süre kalır. Alkol oranına göre parfüm yüzdesi ne kadar yüksek olursa, kokunun da o kadar kalıcı olacağını söylemek yanlış olmaz.

Nabız noktalarına odaklanın

Parfümü nabız noktalarına sıkma alışkanlığımızın, kalbin ritmik akışının kokunun yayılmasına yardımcı olduğu inanışından kaynaklanan oldukça romantik bir sebebi var. Bununla birlikte, birisi sizinle konuşmak veya selamlaşma amacıyla yanağınızdan bir öpücük almak için eğildiğinde, o kişinin sizin kokunuzu nereden alacağını düşünürsek parfümü boyun ve kulak arkası noktalarına uygulamak oldukça mantıklı. Aynı zamanda, koku kıyafet ve saçlara daha uzun süre yapışacağından bu alanları da atlamamanızı öneririz.

Duş jeli ve vücut losyonu desteği

Favori kokunuzu daha kalıcı hale getireceğine emin olduğumuz bir yol varsa o da aynı kokunun duş jelini ve vücut losyonunu da satın alarak hepsini birlikte kullanmak. Kokulu vücut ürününüzün üstüne parfümünüzü sıktığınızda kokunun cildinize yapışmasını sağlayarak kalıcılığını artırmış olacaksınız.

Bileklerinizi birbirine sürtmeyin

Sprey bir ürün uyguladıktan sonra zaman zaman refleks olarak bileklerimizi birbirine sürtebiliyoruz ancak gerçek şu ki, bu hareket parfüm dünyasında kabul edilemez! Uzmanlara göre, bileklerinizi ovalamanın yarattığı sürtünme ısı ortaya çıkaracağından bu hareket, özellikle daha uçucu üst notaların hızlıca kaybolmasına sebep olabilir. Tabii eğer asıl isteğiniz temel notalara daha hızlı ulaşmaksa, o zaman bu hareketi yapmaktan çekinmeyin! 

Makyaj pamuğu hilesi

Son olarak, uzmanların çok da alışık olmadığımız bir önerisi var: parfümü makyaj pamuğuna sıktıktan sonra cilde sürmek! Henüz bir teori düzeyinde olsa da, kokuyu cilde daha fazla iterek uygulamayı sağlayacağı ve daha az buharlaştıracağı için bu tüyonun, parfümün ciltte daha uzun süre kalmasına yardımcı olacağı düşünülüyor. 

Kendiniz için doğru kokuyu bulduktan sonra bu 7 maddeyle onu daha kalıcı hale getirmek sizin için oldukça kolay olacak! 

• İlginizi çekebilecek bir diğer yazı >>>>>  Doğru parfüm seçimi için ipuçları

Kadın hastalıkları ve doğum uzmanı Doç. Dr. Gökçen Erdoğan, uzun yıllardır başarıyla sürdürdüğü kariyerinde genital estetik ve cinsel sağlık alanlarında adından söz ettiriyor. Kadının cinsel varlığının tanınmasına dair farkındalık yaratmak isteyen Doç. Dr. Gökçen Erdoğan’la mesleğini ve hayata bakışını konuştuk. 

Alışılagelmiş doktor imajının dışındaki çizginizi neye borçlu olduğunuzu düşünüyorsunuz?

Elbette tüm meslektaşlarım gibi kendimi mesleğine ve toplum sağlığına adamış biriyim. Ben bilginin yalınlaştırılarak iletilmesi ve toplumun her tabakasına ulaşabilmesi konusunda hassas davranmaya çalışıyorum. Ülkemizde sağlık hizmetlerinden yararlanmak için sağlanmış imkanlar var elbette. Ama bilgiye kolayca ulaşmak ve onu işe yarar biçimde kullanabilmek anlamında daha fazla imkan sunmak istiyor ve bunun için çabalıyorum. Kadınlar vardır ve her zaman her yerde var olmaya devam edeceklerdir. Ama akıllarıyla ama kalpleriyle ama cinsel yaşamlarıyla… Biri diğerinden daha önemsiz ya da daha utanılası değil. Dolayısıyla ben, kendisiyle tanışmış kadınlar ve kadınlarla barışmış bir toplum için çabalıyorum. Bilgimi ışığa dönüştürmek için uğraşıyorum. 

Jinekolojinin cinsel terapiyle ve genital estetikle yakın bir bağı var mı?

Dünya artık komplike bakış açılarını ve daha geniş perspektifleri işaret ediyor. Tek bir alana sıkışmak ve o alanın etrafını yüksek çitlerle çevirmek, geçmişe ait bir anlayış bana kalırsa. Farklı disiplinlerin dahi birbiriyle bağı ortaya konmuşken birbirine böylesi etki eden alanların birbirinden ilgisiz olduğunu düşünemeyiz. Jinekoloji, kadının fizyolojik yapısını alan kabul eden ve genital bölgesini, iç ve dış genital organlarını konu alan bir dal. Cinselliğin yalnızca fizyolojik boyutu yok; insan ruhunun, travmaların, dış çevrenin cinsellikle ilgisi var. Cinsel organların görünüm ve işlevinin de cinsel sağlıkla ilgisi olduğu bilimsel bir gerçek. Kadının bedenini tanımasını, cinsel haz hakkını korumasını, cinsel sağlığı konusunda titizlenmesini ve cinsel yaşamına yatırım yaparak genel yaşamını daha mutlu geçirmesini arzuluyorum. 

Genital estetiğin ülkemizde ve dünyada yükselen bir trend haline gelmesinde neler etkili oldu?

Genital estetik, bir moda ve yeni bir trend gibi görülebilir. Ancak ben onu, önemi geç fark edilmiş gerçek bir ihtiyaç olarak yorumluyorum. Çünkü genital estetiğin amacı kısa vadeli değişiklikler yaratmak, anın heveslerini doyurmak değildir. Genital estetik operasyonları uzun süreli, köklü ve fiziksel, daha önemlisi ruhsal değişim getirir. Kadınların özgüvenine, cinsel varlıklarına değer vermelerine katkıda bulunur ve iyileştirici etkiler yaratır. Lüks olduğu yıllar da oldu. Herkesin erişemediği ve dahası hakkında konuşamadığı zamanlar vardı. Ancak bu zamanlar çok geride kaldı. Artık çok sayıda kadın, genital estetikle birlikte cinsel yaşamında yükseliş yaşıyor ve bu konuda konuşmaktan da hiç çekinmiyor. Bu da beni inanılmaz mutlu ediyor. Türk kadınlarının rüzgarını da seviyorum bu anlamda. 2011 yılından bu yana, genital estetik konusunda çalışıyorum. Eğitimler veriyorum ve operasyonlar yapıyorum. Türk kadınının kendine ve cinselliğine dair yolculuğunda, bu yolu açanlardan biri olmak bana büyük bir mutluluk veriyor. 

Türk kadınlarını cinsel farkındalık konusunda nasıl değerlendirirsiniz? 

Dünyanın her yerinden hastalarım var. Sadece genital estetik değil; dev miyomlar, rahim kurtarma, idrar kaçırma, sarkma operasyonları da dahil bir çok operasyon gerçekleştiriyorum. Bütün kadınların ortak noktası şu; kendilerini tanıdıkça, keşfettikçe ve kendileriyle ilgilendikçe mutlu oluyorlar. Bu bir sağlık probleminden kurtulmak da olabilir, cinsel yaşam ve hazla ilgili soru ve sorunlara yanıtlar, çözümler bulmak da olabilir. Türk kadınları, toplumsal baskı ve alışkanlıkların etkisiyle; kendileri için bir şeyler talep etmeye geç başlamış olabilir. Ama inanın çok hızlı öğreniyorlar, kendilerini keşfetme konusunda oldukça kararlı ve başarılılar. 

Bir hekim olarak uluslararası alanda pek çok akademik kitaba danışmanlık yaptınız ve katkı sundunuz. Hastalarınız da kıtalar aşıp geliyor. Sosyal medya üzerinden yaptığınız soru-cevap rutininizde 48 ülkeden hastayla iletişimdesiniz. Bu başarıyı neye bağlıyorsunuz?

Sağlığa dair evrensel bilgi akışı; insanı temel alan tüm disiplinlerin sürekli gelişimi ve yenilenmesiyle akıl almaz bir hızda sürüyor. Kadın ve erkek cinsini tüm yönleriyle inceleyen, bu cinsler arasındaki farkları ve de bağlantıyı bütün açıklığıyla ortaya koymaya gayret eden, bu yolla “cinsel sağlık” kavramının içini doldurmayı hedefleyen tüm bilim insanları; dikkatleri genital bölge sağlığına çekiyor. Ben de dünyanın peşinde olmayı sürdürüyorum. Bir gerçeğin ve bir gerekliliğin sıkı takipçisiyim yani. Eğitimci olarak katıldığım uluslararası konferanslarda da anlıyorum ki sağlık dileği nasıl evrenselse sağlık sektörünün gelişimi de öyle evrensel düzeyde. Bu noktada kendinizi zenginleştirmek, geliştirmek ve tecrübeden tecrübeye koşmak dışında bir seçeneğiniz olduğunu düşünmüyorum. Durmak, kaçırmaktır. Türk ve yabancı hekimlere, kendi hastaları üzerinde eğitici hekimlik yapıp, ameliyathanede tüm genital estetik ameliyatları yüz yüze öğrettiğim bir program uyguluyorum. Nihai bir kariyer hedefim yok; dünya sürekli dönüyor. Gelişim, dönüşüm sürüyor. Çağ, yeni gereksinimler doğuruyor toplum için. Daima bu gereksinimlere yanıt verecek yenilikler yapmak ve açılımlarda bulunmak isterim. Toplumsal gelişmenin buna bağlı olduğuna inanıyorum. Genç meslektaşlarıma tek bir tavsiyede bulunmam gerekseydi şöyle derdim sanırım; kadın cinselliğini okumayı, anlamayı ve anlatmayı; insanın milyarlarca yıllık üreme ve haz serüvenine borç biliyorum, size de öyle yapmanızı tavsiye ediyorum. 

Evrensel sağlık bilincinin gelişmesi, Türkiye’yi de sağlık turizmi anlamında önemli bir yere taşıdı. Siz bu konuda ne düşünüyorsunuz? 

Türk hekimleri, dünyada gerçekten konuşulan, başarıları takdir edilen ve hasta yaklaşımları ilgiyle izlenen hekimler. Yaşadığımız gelişmeler kaçınılmazdı. Üstelik yalnızca gelen hastayla sınırlı değil bu gelişim. Kendi tecrübemden hareketle söyleyebilirim ki Azerbaycan, Dubai ve Almanya başta olmak üzere pek çok ülkeden mesleki eğitim programları talebi alıyor ve bunları karşılamaya çalışıyoruz. Temas ettiğimiz hastalardan da anlıyoruz ki Türkiye, dünya sağlık sektöründe her yıl daha iyi bir noktaya taşınıyor ve bu takdir de görüyor. Sağlık turizmini yalnızca iletişim çalışmalarıyla besleyemezsiniz. Gerçek ve sürekli başarı şarttır. Bu başarıyla da ülkem adına çok gurur duyuyorum. 

Kendi cinsel varlığına sahip çıkmasını önemsediğiniz kadınlara söylemek istedikleriniz nelerdir?

Biz kadınlar, kadın hazzının önünde durmaya ant içmiş tüm zihniyetlerin karanlığını aydınlığa çevirme yetisine sahibiz. Çünkü bilgiden ala ışık kesinlikle yoktur. Çünkü bilmediğinizden korkar, bilmediğinizi gereksiz sayar ve bilmediğinize hak ettiği değeri vermekten yüksünürsünüz. Bilin ve yaşamaya devam edin. Cinsel sağlık, sağlığınızdan ayrı değildir. Bir bütündür.

İşiniz dışında neler yapmaktan hoşlanırsınız? Nasıl bir aile yaşantınız var?

Okurum, çok okurum. Hep az gelir, daha da okurum. Seyahat eder, yeni kültürler tanırım. Alışveriş yaparım sonra. Bağıra bağıra şarkı söylerim; ud çalarım, boks yaparım. Her yeni parça için dolabımdan bir parça çıkararak her şey gibi dolabımı da yenilerim. Moda dergilerini çok sevdiğimi de söylemeliyim bu noktada. Trendler, insan yaşamına yeni soluklar getiriyor bana kalırsa. Hiç de uzak değilim. Sanırım vakit bulabilsem ve bir alanda daha uzmanlaşmaya karar versem bu moda sektörü olurdu. Aile yaşantımı ne bir tek benim ailem varmış gibi gizli sürdürürüm ne de ailem herkesin ailesiymiş gibi ulu orta. Mutlu, sakin, huzurlu ve geniş bir yurdum ailesi. Sevgiye inanarak büyüdüm, sevgiyi tadarak. Kendimi sevmeyi de böyle öğrendim. Gücümü, kendimi sevebilmekten aldığım için kadınların kendilerini tanıyıp sevmelerini bu kadar önemsiyorum belki de… Kendini sevmek benim için çok kıymetli.

Günlük ya da gece makyajınız soğuk havaların etkisiyle, yaza oranla daha donuk ve cansız görünebilir. Ancak bu soğuk ve mat görünümü ortadan kaldırmak sizin elinizde! Nasıl mı? Cildinizde tıpkı bir yaz makyajında olduğu gibi ışıl ışıl ve nemli bir görünüm elde etmek istiyorsanız, makyajınızda doğru ürünleri tercih etmelisiniz. Peki bunun için makyajınızda hangi ürünlere yer vermelisiniz? İşte yanıtları…

( Kapak Fotoğrafı: @rosiehw )

Öncelikle cilt temizliği

Makyajınızda en iyi ürünleri de kullansanız, iyi bir cilt görünümü elde etmek için önceliğiniz derinlemesine cilt temizliği olmalı. Aksi halde cildinizde istediğiniz etkide bir parlaklık ve ışıltı elde edemezsiniz. Dolayısıyla iyi bir cilt temizleme rutinine sahip olmalısınız. Öncelikle cilt yapınıza uygun bir yüz temizleme jeli ve tonikle cildinizi temizlemeli, ardından cildinizi ışıltı veren bir serum ve nemlendirici kremle nemlendirmelisiniz.

Parlak bitişli makyaj bazı 

Parlak ve pürüzsüz bir cilt görünümü elde etmek için, makyaj öncesi cildinize parlak bitişli bir makyaj bazı uygulamalısınız. Bu baz, cilt tonunuzu dengelemeye yardımcı olur ve içerisindeki parlaklık veren partiküller sayesinde teninizde ışıltılı bir bitiş sağlar. Işıltılı makyajı bazı, aynı zamanda cildinizdeki donuk ve yorgun görünümü alarak, cildinizi canlandırma özelliğine de sahiptir.

• İlginizi çekebilecek bir diğer yazı >>>>>  Makyajınızın kalıcılığını artırmanın yolları

Lifting etkili fondöten

Cildinizi parlak gösteren bir makyaj için, lifting etkili bir fondöten tercih edebilirsiniz. Bu yapıdaki fondötenler; yapısı ve dokusuyla, cildinizi daha aydınlık, pürüzsüz ve en önemlisi anında daha sıkı ve gergin gösterir. Lifting fondötenle kusursuz bir cilt görünümüne hazır olun!

Kapatıcı

Göz çevrenize uyguladığınız ışıltılı bir kapatıcı, cildinize anında daha aydınlık bir görünüm kazandırır. Ten renginizden bir ton açık kapatıcı tercih ederek, göz altlarınızın yanı sıra burun kemiğinizin üzerine, alın ve çene ortanıza da uygulayabilirsiniz.

Işıltılı farlar

Işıltılı bir cilt makyajı için, ışıltılı farları tercih edebilirsiniz. Mat farlar yerine simli farlar kullanarak, cildinizle gözleriniz arasında bir bütünlük sağlayabilirsiniz.

Likit allık

Canlı bir makyaj görünümü ve nemli bir cilt için, likit allık kullanabilirsiniz. Parlak cildinizin ışıltısını kaybetmemek için de üzerine toz allık uygulayarak kalıcılığını artırabilirsiniz.

Highlighter

Aydınlık bir cilt makyajı için highlighter olmazsa olmaz! Özellikle elmacık kemiklerinize ve T bölgenize aydınlatıcı uygulayarak doğal bir ışıltı elde edebilirsiniz.

Parlak ruj

Makyajınızın ışıltısını parlak bitişli bir rujla daha çok ortaya çıkarabilirsiniz. Daha etkili bir parlaklık için rujunuzun üzerinden simli parlatıcıyla geçmeyi unutmayın!

Transparan pudra

Eğer kuru bir cilde sahipseniz, makyajınızda pudra kullanmayabilirsiniz. Ancak yağlı bir cildiniz varsa, cildinizdeki ışıltıyı yansıtacak transparan bir pudrayla makyajınızı sabitleyebilirsiniz. Cilt yapınıza özel olarak aydınlatma sağlayan ve doğal bir bitiş sağlayan transparan pudra makyajınızın vazgeçilmezi olacak!

DOKU MEDICAL Cilt yenileme ve gençleştirme tedavisi olarak öne çıkan BBL Hero, geniş bant ışık enerjisini kullanarak cilt yenileme sürecinde bir dönüm noktası sağlıyor. Cilt tonu düzensizliklerinden pigmentasyon sorunlarına, ince çizgilerden yaşlanma belirtilerine kadar çeşitli cilt problemlerini hedef alıyor. Bu non-invaziv uygulama, cildin genel yapısını iyileştirerek daha sağlıklı ve canlı bir görünüm elde etmek için yenilikçi bir çözüm sağlıyor.

BBL Hero, cildin derin katmanlarına hassasiyetle odaklanarak ışık enerjisi darbelerini doğrudan iletiyor. Bu yöntem, kollajen üretimini artırarak cilt elastikiyetini ve sıkılığını korurken, güneş lekeleri ve çiller gibi pigmentasyon sorunlarına etkili bir şekilde müdahale ediyor. 

Hızlı ve konforlu seansları ile yoğun yaşam tarzına sahip olanlar için ideal bir seçenek olan BBL Hero, uygulama ardından minimal rahatsızlıkla günlük rutininize hızla dönmenizi sağlar.

BBL Hero, son teknolojiyi kullanarak cilt yenileme sürecinde devrim niteliğinde bir adım atıyor, kullanıcılarına daha sağlıklı, genç ve canlı bir cilt vaat ediyor.www.dokumedical.com

İtalya’nın 1 numaralı makyaj markası Kiko Milano, bu yılbaşı makyaj severleri İtalyan tiyatrolarının güzel ve büyüleyici sahnelerinden ilham alan “Holiday Premiéré” koleksiyonuyla buluşturuyor. 

Holiday Premiére” koleksiyonu, zengin renkleri, duyusal dokuları, uzun süre dayanıklılığa sahip yüksek performanslı kalıcı formülleri ile dikkat çekiyor. Yeni yıl davetlerinde parlayacak yoğun altınlar, zengin kırmızılar ve simsiyah vurguların öne çıktığı koleksiyon, mevsimin sihrini ve ihtişamını ortaya çıkarırken; gerek sevdiklerinize armağan etmek, gerekse yeni yıl partilerine hazırlanmak için mükemmel bir seçim.

Koleksiyonun ambalajları da en az ürünler kadar göz alıcı. Beyaz, altın ve gümüş renklerdeki iç ambalaj, İtalyan operalarının vazgeçilmez Matelassé deseniyle kabartılmış dokusu ile fark yaratıyor.  Adeta bir sanat eseri gibi tasarlanmış dış ambalaj ise, İtalyan mirasından ilham alan mimari öğeler ve süslemelerle zenginleştirilmiş.

Yılbaşı ruhunu kusursuz ve yoğun bir şekilde ifade eden “Holiday Premiéré” koleksiyonu, Kiko Milano severleri ışıldamaya çağırıyor. Koleksiyonda cesur glosslar ve rujlar, baş döndüren parfümler ve yüksek perfomanslı göz ürünleri ön plana çıkarken; sevdiklerini ikonik Kiko Milano kahramanları ile şımartmak isteyenler için de hediye setleri fark yaratıyor.

01 Kiko Milano Holiday Premiére Sparkling Lipstick – 499 ₺

Süper parlak ruj, benzersiz dokusu sayesinde metalik etkinin tüm parlaklığını, yoğun inci ışıltısı ile birleştirerek masalsı bir görünüm yaratıyor.  Yumuşak dokulu ve yoğun renkli ruj, zencefil kokusu ile büyülüyor.

02 Kiko Milano Holiday Premiére Lipstick & Gloss – 549 ₺

Çift fonksiyonlu ürün hem mat renkli ruj hem de parlak dudak parlatıcısından oluşuyor.  Tek bir ürünle rengin ve parlaklığın olağanüstü kombinasyonunu sağlamak mümkün. Zencefil özü ve tatlı badem yağı ile zenginleştirilmiş formüle sahip ürün kadifemsi dokusu ile dudakları sarıyor.

03 Kiko Milano Holiday Premiére Hydra Lip Stylo – 479₺

Kremsi ve rahat dokulu ruj, dudakları nemlendirirken onları muhteşem renkler ve sofistike bir parlaklıkla vurguluyor. Nemlendirici formülü dudaklar üzerinde kayıyor, kremsi yumuşatıcı dokusu anında dudaklara eşsiz bir

04 Kiko Milano Holiday Premiére Crystal Lip Balm – 449 ₺

Parlak bitişe sahip balm, dudakları nemlendiriyor ve onları yumuşacık, parlak bir görünüme kavuşturuyor. Kristal cam etkisine sahip parlak dokusu, portakal, zencefil ve vanilya kokuları ile dikkatleri dudaklara çekiyor.

05 Kiko Milano Holiday Premiére Glossy Lip Oil – 449 ₺

Üç farklı renk seçeneği bulunan dudak yağı, vanilya notaları ile kokulandırılmış.   Yumuşak ve kremsi formülü sayesinde dudakları besliyor, rahatlatıyor ve son derece patlak bir görünüm veriyor.  Pratik sünger aplikatörü sayesinde kolayca uygulanan ürün, Rose Cuddle 01 ile sıcaklık katan, Luxury Mauve 02 ile renkli bir parlak bitiş sağlayan veya Wintery Cherry 03 ile taze bir his veren üç farklı seçenek sunuyor.

06 Kiko Milano Holiday Premiére Daring Duo Eyeshadow – 499 ₺

İki farklı bitişe sahip stick göz farı; inovatif çift uçlu tasarımı sayesinde  gözleri sofistike bir dokunuşla vurgulamaya olanak sağlıyor. Argan yağı ile zenginleştirilmiş formüle sahip stick far, kremsi mat bitişli dokusu ile göz kapaklarına kolayca uygulanıyor. Avakado yağı ile zenginleştirilmiş formüllü pudra göz farı ise mat fara metalik ışıltılar ekliyor.  Daha hafif göz makyajı görünümü için ayrı ayrı kullanılabilen pratik ürün, ışıltısını sıkça tazelemek isteyenlerin vazgeçilmezi olacak.

07 Kiko Milano Holiday Premiére Made To Shine Eyeshadow Palette – 669 ₺

4 metalik renk içeren far paleti, gözleri vurguluyor ve parlak, dikkat çekici bir görünüm yaratıyor. Yumuşak ve kremsi dokulu farlar, göz kapağına kolayca uygulanıyor. Rahatça karışan, günün modası 4 farklı metalik tondaki farklar tek başına kullanılabildiği gibi daha yaratıcı görünümler için birlikte de uygulanabiliyor.

08 Kiko Milano Holiday Premiére Metallic Eyeshadow – 469 ₺

Parlayan ışıltılarla büyüleyici bir görünüm oluşturmak isteyenlerin favorisi olacak metalik bitişli far, yoğun renk salınımına sahip. Olağanüstü, çok boyutlu görünüm veren far, kolayca uygulanabiliyor.  Göz kapaklarını ağırlaştırmayan far, ipeksi ve hafif dokusu ile fark yaratıyor.

09 Kiko Milano Holiday Premiére Dreamy Eyeshadow Palette –  899 ₺

Göz alıcı far paleti mat ve metalik 12 renkten oluşuyor. Zengin dokuda ve trend renklerdeki farlar kolayca karıştırılabiliyor. Palet tek bir ürünle, doğal ya da ışıltılı göz makyajı görünümleri yaratmaya olanak sağlıyor.

10 Kiko Milano Holiday Premiére Lasting Duo Eyepencil – 369 ₺

Mat ve metalik bitişli göz kalemi 10 saat boyunca dayanabilen formüle sahip. Hem iç hem dış göz çevresinde kullanılabilen kalem, mat tonların yanı sıra ışıltılı yansımalar ile gözleri yoğunlaştırmak için ideal bir ürün. Çift taraflı kalem uzun süre kalıcılığı ile birlikte göz kapaklarında güzelce kayan yumuşak dokusu ile de fark yaratıyor.

11 Kiko Milano Holiday Premiére Volume & Curl Mascara – 529 ₺

Jojoba yağı ile zenginleştirilmiş formüle sahip maskara 12 saate varan kalıcılık vadediyor.  Çift taraflı aplikatörü sayesinde kirpiklere hem hacim kazandırıyor hem de kıvrık bir görünüm veriyor.  Yoğun siyah renkteki maskara topaklanma yapmadan kolaylıkla uygulanıyor.

12 Kiko Milano Holiday Premiére Hydra Face Primer – 669 ₺

Cildi makyaj için hazırlarken aynı zamanda nemlendiren ve cilt tonunu düzelten makyaj bazı, hafif su bazlı formülü ile mükemmel bir konfor sunuyor. Parlak bir bitişe sahip pembe dokusu, hızla emiliyor ve kalıntı bırakmıyor. 

13 Kiko Milano Holiday Premiére 24H Lasting Foundation – 769 ₺

Cilt tonu düzelten ve kusurları tek bir adımda gizleyen fondöten 24 saate kadar dayanıklı. Bulaşmayan ve suya dayanıklı formülü hafif bir dokuya ve yumuşak bir bitişe sahip.  Cilde güzel bir şekilde karışan fondöten, cildi ağırlaştırmadan pürüzsüz bir görünüm veriyor.  Koleksiyonun yıldız ürünlerinden bir olan fondöten orta ve yüksek kapatıcılık sunuyor.

14 Kiko Milano Holiday Premiére Setting Face Powder – 599 ₺

Uzun süre kalıcı, şeffaf ve mat bitişli sabitleme pudrası, makyajı sabitlemek için mükemmel bir seçim. Bambu özü ile zenginleştirilmiş formülü 6 saate kadar kalıcılık sunuyor.  Ağırlık yapmayan dokusu yüze kusursuzca yapışan ürün, şeffaf ve mat bir bitiş veriyor.

15 Kiko Milano Holiday Premiére Iconic Masterpiece Blush – 999 ₺

Işıltılı bir kılıf içindeki allık, ipeksi ve son derece pigmentli dokusu ile yüzü çekici bir parlak bitişle renklendiriyor. İtalyan zanaatkarlarından ilham alan yenilikçi tasarımı ile mükemmel bir hediye ya da makyaj koleksiyonlarında eşsiz bir parça olmaya aday.

16 Kiko Milano Holiday Premiére Pearly Duo Highlighter – 669 ₺

Metalik dokulu, pudra aydınlatıcı, yüz, göz bölgesi ve vücudu etkileyici bir parlaklıkla vurgulamak isteyenlerin gözdesi olacak. Metalik bitişli uyumlu iki rengi bir araya getiren aydınlatıcı, yansıtıcı inci tozu içeren dokusu ile cilde anında parlaklık veriyor.

17 Kiko Milano Holiday Premiére Liquid Face Highlighter – 449 ₺

Süper metalik sıvı aydınlatıcı, cilde karşı konulmaz bir parlaklık veriyor. Akıcı ve hafif dokusu sayesinde kolayca uygulanabilen ürün, istendiğinde yoğunluğu artırılabilen ışıltılı bir görünüm veriyor.

18 Kiko Milano Holiday Premiére Golden Eye Patches – 499 ₺

Tek kullanımlık aydınlatıcı göz maskesi cilde ferahlık ve hafiflik veriyor.  Çay yaprağı özü ile zenginleştirilmiş formüle sahip göz bantları, hidrojel dokusu sayesinde göz bölgesine mükemmel bir şekilde yapışıyor.  Tazelik ve hafiflik veren göz bantları ciltte yağlı bir his bırakmadan parlak bir görünüm veriyor.

19 Kiko Milano Holiday Premiére Sublime Hydra Face Serum – 569 ₺

Nemlendirici ve aydınlatıcı yüz serumu, yüzü nemlendirmek, aydınlatmak ve mükemmel makyaj tabanı oluşturmak için ideal bir ürün.  Lüks ve hafif dokusu harika bir konfor hissi sunarken, hızlı bir şekilde emiliyor ve cilde pürüzsüz, eşit ve parlak bir görünüm veriyor. Badem ve bal notalarını içeren kokusu, gümüş parçacıklı içeriği ile dikkat çekiyor.

20 Kiko Milano Holiday Premiére Body Cream – 569 ₺

Hızla emilen vücut kremi, cildi şımartıyor, yumuşacık bir hisle sarıyor ve nemlendiriyor.
Zencefil ve hurma özleri ile zenginleştirilmiş nemlendirici formülü, lüks dokusu ile olağanüstü konfor sunuyor.  

21 Kiko Milano Holiday Premiére Ojeleri – 199 ₺

Sezonun renkleri ojelerde de devam ediyor, jel efekti Metallic Nail Lacquer altın ve yakut kırmızı seçenekleri ile yılbaşı ruhunu yansıtırken, Glittery Nail Lacquer ise tırnaklarına daha fazla ışıltılı katmak isteyenler için ideal.

22 Kiko Milano Holiday Premiére Parfümleri – 999 ₺

Holiday Premiére koleksiyonu yılbaşı hazırlığını baş döndürücü bir parfümle tamamlamayı öneriyor. Koleksiyonda yer alan iki büyüleyici parfüm, iki farklı koku ailesine ait yoğun notaları ile fark yaratıyor.  Odunsu ve turunç notaları içeren L’ÉTOILE WHITE EAU DE PARFUM canlı ve çekici bir kokuya sahipken; Amber ve siyah vanilya notaları içeren, L’ÉTOILE GOLDEN EAU DE PARFUM gizemli kokusu ile büyüleyici bir yolculuğa davet ediyor.

2026 itibariyle Amerika’da 106 milyar dolara ulaşması beklenen estetik sektörü son zamanlarda bir şeye odaklanıyor: Cilt kalitesini artırmak! Yaratılan tüm teknolojilerin, içeriklerin, formüllerin; yaklaşımların temelinde bu düşünce yatıyor: Cilt kalitesi! Eğer cilt kalitesine yatırım yaparsak, hem daha kaliteli yaş almış olacak hem de ilerleyen zamanda estetik ihtiyaçlarını minimuma indirmiş olacağız.

7K Lifting Mezoterapi Uygulaması ise, cilt kalitesini artırmaya yönelik çözümlerin yıldızlaştığı sektörde, birçok açıdan öne çıkan bir uygulama. İşlemin en çarpıcı özelliği tek seansta antiaging etkisini güçlü bir şekilde göstermesi! 

Her iyi yüzün stratejik yedi bio-estetik noktasına uygulanan ve dokuların lifting etkisini tetikleyen farklı iki molekül büyüklüğünde, çapraz bağsız ve yüksek yoğunlukta hyaluronik asit, çok etkili bir antioksidan olan DMAE, organik silisyum, aminoasitler ve çinko gibi yapıtaşları içeren 7K Lifting, ciltteki kolajen ve elastin sentezini etkili bir şekilde artırıyor. Hibrit hyalüronik asit teknolojisiyle birlikte, kolajen ve fibroblast uyarımı sayesinde anında lifting ve yoğun bir nem bombası etkisi gösteriyor. Bu sayede cilt kalitesinde belirgin bir artış sağlıyor. 

Burun çevresinden dudak çevresine doğru derinleşen nazolabial çizgilerle, ağız kenarından çeneye kadar uzanan kukla çizgilerinin derinliğini azaltan uygulama, yüz ifadesini bozmadan cilde, sağlıklı ve nemli görünmesi için ihtiyaç duyduğu desteği veriyor. İşlem, cildin alt tabakalarından yüzeye kadar bütünsel bir antiaging etki yapıyor. Hem orta ve alt yüz bölgesini şekillendiren hem de sarkmış ciltte tekrar sıkılaşma ve lifting etkisi yapan uygulama, aynı zamanda yağ ve bağ dokularındaki kayıpları ve bozulmaları da onarıyor.

7K Lifting, özellikle yüz bölgesinde elastikiyet kaybı, sarkma ve kırışıklık yaşayan, ama cerrahi yöntemlerden çekinen kişiler için ideal bir yöntem. Aynı zamanda dolgu uygulamaları sırasında ortaya çıkan olumsuz görünümün oluşmasını istemeyen hastalar için de iyi bir alternatif. Botoks kadar basit bir işlem olan 7K lifting sonrasında morarma ve şişme olmadan günlük hayata devam etmek de mümkün.

7K lifting, ilk uygulamadan hemen sonra etkisini göstermeye başlıyor. Cildin nemi artıyor ve birkaç hafta içerisinde de cilt yenilenmesi belirgin şekilde görülmeye başlıyor; cilt daha aydınlık, canlı ve sıkı görünüyor. Her tedavide olduğu gibi seans sayısı kişiye özel belirleniyor ama 7K Lifting, tek seansta etkisini güçlü şekilde gösteriyor. Altı ay aralıklarla tek seans uygulama yapılarak işlemin etkisinin uzun sürmesi sağlanabiliyor. 

Darphin, 7 Aralık 2023, Perşembe günü yeni Éclat Sublime Vitamin C&E Antioksidan ve Retinol Kapsül’ü The Roof at the Ritz Carlton, İstanbul’da Dila Tarkan ev sahipliğinde tanıttı.

Gücünü bilimden alan, eczacıların tavsiye ettiği lüks dermokozmetik markası Darphin, yeni Éclat Sublime Vitamin C&E Antioksidan ve Retinol Kapsül’ü The Roof at the Ritz Carlton, İstanbul’da Dila Tarkan ev sahipliğinde tanıttı. Sima Tarkan, Neva Dürüst, Bilge Yenigül, Aleyna Elibol, Ece Tuncel, Burçin Ünaldı ve Funda Karakılıç etkinliğe katılan isimler arasındaydı.

Darphin Marka Direktörü Emre Genç’in açılış konuşmasıyla başlayan etkinlik, Darphin Tüketici Pazarlama Uzmanı Irmak Yenen moderatörlüğünde, ev sahibi Dila Tarkan ve uzman eczacı Ruşa Bulut Sarışın arasında kısa bir soru cevap ile devam etti. Cilt bakımında C vitamini ve retinolün önemine dair önemli konulara değinilirken ev sahibi Dila Tarkan ise Darphin Éclat Sublime Vitamin C&E Antioksidan ve Retinol Kapsül ile olan deneyiminden bahsetti. Ardından misafirler, mekana kurulan deneyim alanında iki ürünü de daha yakından gözlemleme ve deneyimleme fırsatı yakaladı. 

Éclat Sublime Vitamin C&E Antioksidan Kapsül cilde anında gençlik ışıltısı kazandırmayı vadediyor. Deneyenlerin %100’ü cildinde anında ışıltı ve eşit cilt tonu elde ettiğini, %87’si ise 4 haftanın sonunda kırışık görünümünde gözle görülür bir azalma olduğunu belirtiyor. Leke görünümüyle savaşan güçlü bir etken madde olan C vitamini, Darphin Éclat Sublime ürünlerinde tazeliğini koruyan inovatif ve hava geçirmez oksitlenmeyen kapsül formda sunuluyor. Éclat Sublime Retinol Kapsül ise gözle görülür olarak kırışıklık görünümünde azalma vadediyor. Üstelik hassas göz çevresinde bile kullanılabiliyor.

Darphin Éclat Sublime Vitamin C&E Antioksidan ve Retinol Kapsül’e tüm anlaşmalı eczanelerden ve www.darphin.com.tr  web sitesinden ulaşabilirsiniz. 

Havaların soğumasıyla birlikte havadaki sıcaklık ve nem oranı düşer ve bu durum cildinizi etkiler. Soğuk hava cildinizde hassasiyet oluşturabileceği gibi aynı zamanda cildinizin aşırı kurumasına da neden olabilir. Peki cildinizin kurumasının temel nedenleri nelerdir ve bu durumun önüne nasıl geçebilirsiniz? Birlikte bakalım…

( Kapak Fotoğrafı: @nicolaannepeltzbeckham )

Cildinizin kurumasınının başlıca temel nedenleri şunlardır:

-Güneşten gelen zararlı ışınların cildinizde yarattığı hasarlar

-Soğuk havanın etkisiyle vücut ısınızın ve cildinizdeki nem oranının düşmesi

-Havaların soğumasıyla cildinizdeki bariyer gücünün zayıflaması

Yukarıda sıraladığımız etkenler, cildinizde normalin üzerinde bir kuruluk, pullanma ve dökülme gibi cilt problemlerinin meydana gelmesine neden olabilir.

Peki cildinizin kurumasını nasıl önleyebilirsiniz?

Düzenli ve yoğun nemlendirme

Özellikle kış aylarında cildinizi yoğun, etkili ve düzenli bir şekilde nemlendirmelisiniz. Aksi halde cildiniz normalin üzerinde kurur ve sağlıksız görünür. Cildinizi her sabah ve akşam temizledikten sonra cilt tipinize uygun bir serumla besleyebilir, ardından nemlendirici kreminizi sürerek cildinizde etkili bir nemlendirme rutini sağlayabilirsiniz.

Kan dolaşımını hızlandırmak

Hava sıcaklığının düşmesiyle vücudunuzdaki kan dolaşımı da yavaşlar ve bu durum cildinizin kurumasına neden olabilir. Bunun önüne geçmek için cildinize düzenli olarak masaj yapmalı ve kan dolaşımınızı hızlandırmalısınız.

Sebum dengesini korumak

Sebum, cildinizin nem seviyesini dengeleyen doğal bir sıvıdır. Ancak cildinizde fazla sebum üretimi ise bir süre sonra gözenek dışına çıkarak cildinizin yağlanmasına neden olur. Dolayısıyla cildinizdeki sebum dengesini korumalısınız. Örneğin; fazla yağlı beslenmemeli ve gün içinde bol su tüketmelisiniz.

Ayrıca, yüzünüzü ve vücudunuzu aşırı sıcak suyla yıkamamalısınız. Çünkü sıcak su da, cildinizdeki doğal korucuyu işlev gören sebumları azaltır ve cildinizin fazla kurumasına neden olur. Cildiniz için en sağlıklısı ılık suyla yıkamanız olacaktır.

• İlginizi çekebilecek bir diğer yazı >>>>> Cildi parlak ve nemli gösteren makyaj tüyoları